Analiz Değerlendirme/ Beyin Fırtınası/Mizah/Hayatın İçinden

 Bugün bambaşka bir konudan bahsedeceğim. Bundan 1-2 ay önce bir arayış içerisine girdim kendimi daha fazla nasıl geliştiririm ve nasıl açılırım diye. Derken bir kulüp ile tanıştım. Bu sadeokuma isminde bir kulüptü. Gelin bu sadeokuma kulübünü hep birlikte tanıyalım. Sade Okuma Tanışmam aldığım ve okuduğum Oksijen gazetesindeki manşet ile oldu. ’’Kayserili Sade Okuma Kulübü’’. Dedim okuma adına güzel bir eylem. Hemen internetten araştırdım ve sitesini buldum, ( http://sadeokuma.com/index.html ) üye oldum. Üyelik süreci çok basit herhangibir ücret talep edilmiyor verdiğim linkten üye olabilirsiniz siteyi inceleyebilirsiniz. Instagram adresi de mevcut buradan bu güzel platformun kurucusu değerli Gurbet Türkmen ile tanıştım. Sadeokuma kulübünde her ay 1 veya 2 kitap okunmak değerlendirmek tartışılmak üzere karar veriliyor. Kitaplar toplantı yapılmak suretiyle okunup değerlendirilip tartışılıyor. Kulübe üye insanlar her yaştan ve meslek grubundan; akademisyen, öğretmen, kamucu, yazar,

Kitabı ilk elime aldığımda o muazzam matbaa kokusu sarar her tarafı. Sayfaları her çevirdiğimde bu koku daha da yayılır derinlikler ve gizem oluşur. İçinize o kokuyu çektiğinizde adeta bir yazarın zaman tüneline girersiniz ve orada çıkmak istemezsiniz. Zaman tünelinde kalmak başka bir dünyadır başka bir rüyadır. Kitabın her sayfasında ayrı bir sonsuzluk sezersiniz. Bu sonsuzluk son sayfaya kadar sürer. Konusu ve türüne göre bu zaman tünelinde kalmak değişebilir. Kitabı okurken konusu ve türü, ön ve arka kapaktan içerikten sizi mıknatıs gibi kendine çeker. Kitabın ritmini yakalar okuyucu kitabı okudukça nabız atışı gibi kendini hissettirir. Konusu ve türü ne ise adete oradaymış gibi yaşarız .İşte ritim burada başlar, kelimeler akar gider. Her bir sözcük kelime bir bilgidir başka bir paylaşımdır ya da deneyimdir. Yazar, kitap, okur üçlemi; evrensellik ve kalıcılık açısından önemlidir. Yazar, bilgi birikimini iyi hesap etmelidir. Kitap, neyi anlattığını analiz etme

Elimize, masamıza, kitaplığımıza, stantlara gelir kimi zaman. Okumanın anlamı bilginin tadı onunla çıkar. Baskıdan gelen emeğin kokusu işlenmiş bilginin ulaşması matbaa kokusu. Her baskıda sayfada ayrı bir tat ayrı bir işleniş. Ben özellikle bunu aldığım gazetede ve kitapta hissettim, hissediyorum. İlkokuldan üniversite araştırma yayınlarında bunu yaşadım. Okurken zevkle okuyordum hala da öyle. Okuma alışkanlığının kazanılmasında, öğrenme bilgi paylaşımında yayılmasında psikolojik ve görsel etkisi olduğunu bunun geniş yelpazelerde değerlendirilmesi gerektiğini sizlere yazıyorum. Matbaa kokusu derken oluşumu verilen emeği göz ardı etmemek gerekir bunu da belirtmek istiyorum. Matbaa kokusu demek okumaya geleceğe giden yol demektir. Hele grafik tasarımda emeğin araştırmanın yaratıcılığın buram buram kokusu çıkar estetik ve görselle buluşur karşımıza çıkar. Matbaa kokusu felsefedir, yaratıcılıktır, eserdir, estetiktir. Erdem Balcı