Kayıtlar

Yazı etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Mavi Ada ve Dip Dalgası

Resim
  Mavi Ada ve Dip Dalgası: Sanatın Derinliklerinde Bir Yolculuk Sanat, bir yansıma, bir keşif, bir ifade biçimidir. Sanatçılar, dünyayı sadece gördükleri gibi değil, aynı zamanda hissettikleri, düşündükleri ve hayal ettikleri şekilde algılarlar. Bu algıların doğurduğu yaratıcı süreç, tıpkı denizin derinlikleri gibi, bazen sakin ve huzurlu, bazen de fırtınalı ve çalkantılıdır. Mavi Ada, işte bu süreçte sanatçılar için bir ilham kaynağı, bir kaçış noktası olabilirken, "Dip Dalgası" ise yaratıcılığın altındaki karanlık güçleri, bilinçaltındaki gizli fikirleri temsil eder. Mavi Ada: İçsel Keşif ve Yaratıcılığın Başlangıcı Mavi Ada, denizin ortasında yalnızca bir nokta gibi görünebilir; ancak içindeki hayat, keşfedecek sınırsız alanlarla doludur. Bir sanatçı için Mavi Ada, özgürlüğün, huzurun ve yaratıcılığın sembolüdür. Mavi’nin sakinliği, derinliklerin çağrısı, sanatçının yaratıcı yolculuğuna başladığı yerdir. Burada, sadece dış dünyadan değil, aynı zamanda iç dünyadan da ilham ...

Aklımdaki Pazarlık

Resim
  Alırken başlar felsefe pazarlığa. Kodlanmış sözcükler girer devreye, yaşanmış olgular çıkar ortaya. Sistemsel senaryolar,   gerçekleşmiş beklentileri söyler. İşe girerken niyet edilir uzun boylu. Farkındalık yaratır sır sözcükler aklımda bir bilsem ne demek istediklerini. Neden aklımdaki pazarlık bunu da bilmiyorum ama yazıyorum. Senet gibi cümleler imza gibi başlık. Bir zincirin halkası bende başka birinin sesinin yankısı sende. Pazarcının motifi pazarlamanın yeni aklımdaki   pazarlığın ötesi. Bu hali konuşan bilir, yazan bilir. Arının peteğe bal yaptığı gibi aklımdaki pazarlık her yerde ve her zaman. Bu, yenilikçi gelenekçi bir ekol, yorumlaması ve eleştirmesi de özel. Her seferinde bir yandan nefes aldırır diğer yandan nefes verdirir. Galiba sebebi de sonucu da çelişkili. Aklımdaki   pazarlık, belki bir samimiyet ifadesi belki de zihnimdeki sözcüklerin kelimelerle neticesinde ortaya çıkan bir yazı, farkındalık psikolojisi. Nedene bilir ki Marka olmuş cümle...

Daktilo

Resim
Daktilo, eski zamanlardan beri kullanılan bir alet. Tuşlarına devlet dairelerinde çalışanların ve nice meslek mensuplarının parmakları değmiştir. Kimi zaman dilekçe kimi zaman başka bir resmi yazı   kimi zaman haber kimi zaman hikaye kimi zaman roman   kimi zaman eleştiri kimi zaman da bir köşe yazısı. Neden daktilo dediğimde; bir tarih bir anı kokuyor derim. Her tuşa vuruşta başka bir tarih başka bir anı. Rahmetli babamın Tarım Kredi Kooperatifinde daktilo ile yazı yazdığı gözümün önünde, ne güzel yazardı. Daktilo, yazar kitap okur diyorum çünkü yazdığını kitaplaştırır, kitaplaştırdığını okur; okur. Yine neden dediğimde yazmak okumak diyorum bu apayrı bir duygu. O harfleri yazmak kadar söz öbeklerini okumak ayrı bir zevk ayrı bir tat veriyor insana. Bu yazılar, sahneye gerçek sahneye çıkacak şekilde daktilo da okur önüne çıkacak şekilde hazırlanıyor. Neyi anlatır nasıl anlatır diye sorarsın bazen işte tam o anda daktilo girer devreye. Soracağını ona sorarsın alacağını o...

YAZI YAZMAK

Yazmak önemli bir işlevdir açıklamadır dil dökmedir. Düşündüğünü felsefe yaptığın konuyu kâğıda konusuna göre aktarmadır. Yazılacak olanı önceden konusuna göre bulup iyice tasarlayıp düşünceler zinciri ile kâğıda aktarmak en doğrusudur. Yazmak neyi neleri içerir? Ne yazabiliriz? Hangi konu hakkında yazabiliriz? Yazmaya niye gerek duyuyoruz, duyarız? İşte burada cevap şunlar karşımıza çıkar: bilgilendirmek, makale hazırlamak ve yazmak, köşe yazısı yazmak raporlamak, analiz etmek, sözcüklerle içindekini sanatsal olarak birtakım kurallar ile kâğıda dökmek, şiir, roman, öykü yazmak, deneme oluşturmak blog yazmak şeklinde ortaya çıkar. Günümüzde anlık yazma yazışma cep telefonları, sosyal medya araçlarıyla yoğun bir şekilde twitter ve facebook olmak üzere yapılmaktadır kimi zaman bu yazışmalar özel yazışma olduğu gibi geyik yani sohbet tarzı ve bilgi alışverişi tarzında yazma yazışma tarzları olarak karşımıza çıkar. Benim en çok dikkatimi çeken yazı yazma makale, sosyal medya ve ...